Kişinin hatırasına hakaret suçu; ölen bir kimsenin hatırasına en az üç kişi hakarete tanık olacak şekilde hakaret edilmesi halinde veya bir ölünün ceset veya kemiklerinin çalınarak alınması ile ceset veya kemikler üzerinde küçük düşürücü hareketlerde bulunması halinde Kişinin Hatırasına Hakaret Suçu meydana gelmektedir.
KİŞİNİN HATIRASINA HAKARET SUÇUNUN UNSURLARI VE CEZASI
Kişinin Hatırasına Hakaret Suçu, unsurları Türk Ceza Kanunu’nun Şerefe Karşı Suçlar bölümü altında bulunan 130. madde de gösterilmektedir. Unsurlardan kısaca bahsedelim:
Haysiyetsiz, şerefsiz vb. ölen kişinin hatırasına sövme şeklindeki hakaret içeren sözler söylenmesi
Ölen kişinin saygınlığını azaltmaya, şerefini zedelemeye yönelik olarak somut bir durumu ya da olguyu içeren sözler sarf etmek; hırsız, rüşvet aldı vb.
Ölen kişinin hatırasına herhangi bir eylemle hakaret etmek; mezarına karalayıcı yazılar yazmak, mezara işemek vb.
Bu unsurlar kişinin hatırasına hakaret ve ceza suçu kanununun 1.fıkrasında tanımlanmıştır. Kişinin kendisi dışında 3 kişinin daha eylemleri görmüş ya da hakaretleri duymuş olması gerekmektedir. Türk Ceza Kanunu’nun 130.maddesinin 2. fıkrasında ise iki unsur ortaya çıkmaktadır:
Ölüyü mezardan çıkarma gibi ölünün ceset ve kemiklerinin bulunduğu yerden alınması gibi eylemler ( Kısmen veya tamamen)
Kemiklere veya cesede aşağılayıcı biçimde davranmak; cinsel ilişkiye girmek, tükürmek vb.
TCK’nın 130.maddesinin 2.fıkrası görüldüğü gibi direkt olarak cesede ve kemiklere yönelik olarak gerçekleşen eylemleri kapsamaktadır. Mezar ya da mezar taşına yönelik eylemler bu suçun içeriğinde bulunmaz. 130.maddenin 1.fıkrası gereğince bu suça yönelik yargılama yapılabilir ya da ibadethanelere veya mezarlıklara zarar verme suçu devreye girer.
HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI VE ERTELEME NEDİR?
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması; sanığa verilen ceza, 2 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise, gerekli olan koşulların varlığı halinde verilecek hükmün açıklanmasının 5 yıl süreyle geriye bırakılmasına denir. HAGB, yargılaması yapılan fail hakkında kurulacak hükmün, belli şartlara bağlı olarak, daha sonraki bir zamana bırakılmasıdır. İlk defa suç işleyen kimse açısından, ceza hükmü kurulmasının fail açısından yarardan çok zarar getireceği düşüncesiyle kabul edilmiş bir kurumdur. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. Maddesinin 5. ve devamı fıkralarında düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için taraflardan birisinin talepte bulunmasına gerek yoktur. Ancak sanığın bu kurumun uygulanmasını kabul etmesi gerekir, mahkeme verilen sonuç cezanın 2 yıl ve daha az hapis ve/veya adli para cezası olduğunu belirlerse uygulanmalıdır.
Cezanın Ertelenmesi; mahkeme tarafından belirlenen cezanın cezaevinde infaz edilmesinden şartlı olarak vazgeçilmesidir. Kişinin hatırasına hakaret suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası 2 yıl veya altında olduğunda hakkında cezanın ertelenmesi kararı verilmesi mümkündür.
UZLAŞMA NEDİR?
Ceza hukukunda uzlaşma müessesi; ceza yargılaması sırasında belirli suçlar bakımından şüpheli veya sanık ile mağdur veya suçtan zarar görenlerin görevlendirilen bağımsız bir uzlaştırmacı aracılığıyla anlaştırılmaları sürecidir. Uzlaştırma, uzun süren birtakım yargısal faaliyetlere gerek kalmadan fail ve mağdurun anlaşmalarına imkan sağlar. Bazı durumlarda failin bir cezaya mahkum edilmesi yerine, failin mağdurun zararını tazmin etmesi veya mağdurdan özür dilemesi gibi edimleri yerine getirmesi her iki taraf açısından avantajlı olabilmektedir. Böylece fail bir cezaya mahkum olmanın olumsuz etkilerinden kurtulmuş olacak; mağdurun suçla birlikte meydana gelen maddi ve manevi zararları da hızlı ve etkili biçimde giderilmiş olacaktır.
Kişinin hatırasına hakaret suçu, uzlaşma kapsamında olan suçlardan birisi olarak belirlenmiş olduğundan uzlaşma müessesesinin uygulanması mümkündür. Kişinin Hatırasına Hakaret Suçu; Türk Ceza Kanunu kapsamında şikayete tabi olan suçlar olarak belirlenmiş olduğundan şikayetten vazgeçilmesi halinde davanın düşmesine karar verilmesi gerekmektedir.
Dava Zamanaşımı; suçun işlendiği tarihten itibaren belli bir süre geçtiği halde dava açılmamış veya dava açılmasına rağmen kanuni süre içerisinde sonuçlandırılmamış ise ceza davasının düşmesi sonucunu doğuran bir ceza hukuku kurumudur. Kişinin Hatırasına Hakaret Suçu için yapılan yargılamalarda olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Suç, bu zamanaşımı süresi içerisinde her zaman soruşturulabilir, bu zamanaşımı süresi geçtikten sonra soruşturma yapılması mümkün değildir.
GÖREVLİ MAHKEME HANGİSİDİR?
Kişinin Hatırasına Hakaret Suçu dolayısıyla yürütülecek soruşturma safhası sonrasında, cumhuriyet savcısı tarafından iddianame düzenlenmesi halinde kovuşturma safhası yani dava açılarak yapılacak olan yargılama Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yerine getirilir.
Kişinin Hatırasına Hakaret Suçu; Türk Ceza Kanunu kapsamında müeyyidesi hapis cezası olarak belirlenmiş bir suç maddesi olması ve özgürlüğünüz kısıtlanması ihtimali olması nedeniyle, hakkınızda yürütülen soruşturma safhası sırasında ve kovuşturma(dava) safhası sırasında tarafınızca verilecek olan ifadelerin ve savunmaların bir avukat tarafından yürütülmesi telafisi mümkün olmayan zararların önüne geçecektir.
Konu ile ilgili ayrıntılı bilgi, danışmanlık ve avukatlık hizmeti için Bekenbey Legal Avukatlık Bürosu’nun alanında uzman ceza avukatları ile iletişime geçmeniz özgürlüğünüz için gereklidir.
ความคิดเห็น