Defter, belge ve kayıtların üzerinde yasal olmayan oynamaların (tahrif etme) gerçekleştirilmesi,
Yasal olan defter, belge ve kayıtların istendiğinde verilmemesi ve gizlenmesi eylemenin gerçekleştirilmesi,
Yasal olan defter, belge ve kayıtların nicelik, nitelik ve içerik başlıkları altında gerçeğe aykırı şekilde tutulması,
Bahsi geçen işlemlerle ilgisi olmayan ya da gerçek olmayan kişiler üzerine hesap açılması,
Yasadışı eylemler içinde olup bu eylemi kamufle etmek için muhasebe hilelerine başvurulması,
Yasal olan defter, belge ve kayıtların dışında ticari hesap ve eylemlerin kaydedilmesi,
Yasal olan defter, belge ve kayıtlar içeriğinde sayfaların eksiltilmesi, sayfaların başka gerçek olmayan sayfaların eklenmesi gibi eylemlerin gerçekleştirilmesi VUK md. 359 maddesi kapsamına giren suçların şartları arasında yer almaktadır.
Vergi Suçlarında Dava Zamanaşımı Süresi 8 Yıldır…
Suçun tespit edildiği süre zarfında herhangi bir dava açılmamışsa ya da açılan dava kanuni süre olan 8 sene içinde sonuçlandırılamamışsa ceza davası düşer. Bu süre Türk Ceza Kanunu’na göre belirlenir.
Hesap ve Muhasebe Hilesi
Hesap ve muhasebe hilesi başlığı altında işlenen bir vergi suçu, suçun en son işlendiği tarihten itibaren dava zamanaşımı süresi başlamaktadır. Bahsi geçen suç bir defadan fazla gerçekleştirilmişse suçun ilk yapıldığı tarih değil son yapıldığı tarih itibariyle dava zamanaşımı süreci başlar.
Çifte Defter Tutma
Hesap ve işlemlerin yasal olmayan belge, kayıt veya defter gibi ortamlarda kayıtların oluşturulması ile gerçekleştirilen vergi kaçakçılığı suçu, yasal olmayan belgelerin kaydedildiği tarih ile zamanaşımı süresi başlar.
Sahte Hesap Açma
Sahte hesap açma konu başlığı altında gerçekleştirilen vergi kaçakçılığı suçu hesabın açıldığı tarihten itibaren dava zamanaşımı süresi başlatılır.
Belgelerin Üzerinde (Tahrif Etme) Oynama
Yasal olan belge, kayıt veya defterler üzerinde yasal olmayan oynama (tahrif etme) ile gerçekleşen vergi kaçakçılığı suçu, yasal olmayan oynamanın yapıldığı tarih itibariyle zamanaşımı süresi başlar.
Vergi Muhalefet Suçu
Yasal olan belge, kayıt veya defter incelenmek istendiğinde, inceleme süresinde istenilen yasal belgelerin yetkili çalışanlara noter tasdikli yasal kayıtları vermemesinden oluşan Vergi Usul Kanunu’na göre muhalefet suçu işlenmiş olur ve zamanaşımı tebliğ sırasında tanınan yasal sürenin bitmesiyle başlar.
VUK md.359/b – Sahte Fatura Düzenleme ve Kullanma Suçu
Gerçekte gerçekleşmemiş bir işi gerçekleştirilmiş gibi fatura düzenlenmesi sahte fatura düzenleme ve kullanma suçu eylemini oluşturur. Halk arasında “naylon fatura” olarak daha çok isimlendiren bu suçun 213 sayılı VUK’un 359. maddesine göre incelenmesi gerçekleştirilir.
Bu işleme kişi/kişiler daha az vergi ödemek, vergi ödememek ya da haksız kazanç sağlamak amacıyla gerçekleştirdikleri bir suçtur. Gerçekte olmayan bir iş olmadığı halde, iş gerçekleşmiş gibi düzenlenen her türlü yasal belge sahte belge olarak adlandırılır. Örneğin, bir organizasyon firması aslında gerçekte satın almadığı baskılı tişört için düzenlenen fatura alması sahte belge suçunu gerçekleştirmesi anlamına gelmektedir.
Gerçekte hiç olmayan bir işleme belge düzenleme tamamen sahtecilik, gerçekte bir işlemin olmasının yanında gerçekte olmayan bir işlemin yanına eklenmesi ile oluşan belge düzenleme ise kısmen sahtecilik olarak adlandırılır.
Sahte belge ile haksız kazanç sağlamak, daha az vergi ödemek ya da hiç vergi ödememek suçunun oluşması hususunda Vergi Usul Kanunu’nda özel düzenleme getirilmiştir. Bahsi geçen suçlar için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde “sahte belge” tanımı açıkça yapılmıştır. Sahte belge düzenleyerek komisyon adı altında haksız kazanç elde etmesi, vergi gerektiren durumları kamufle ederek vergi ödememek, gelir-gider dengesinden doğacak matrahı düşürmek için giderin yüksek gösterilmesi amacıyla sahte belgenin düzenlenmesi, vergi iadesi ya da indiriminden faydalanmak için sahte belge düzenlemek suçlarının oluşması halinde suç tespit edilerek sahte belge suçunda aranan şartların oluşmasından dolayı kişi/kişiler hukuki sürece dahil edilirler.
Suçun içinde bulunan kişi/kişilerin sahte belge kullanıp kullanmadıkları tespit edildikten sonra suçun manevi unsuru bakımından bu bahsi geçen suçun içinde bulunan kişi/kişilerin sahte belgeyi kullanırken sahte olduğunu bilip bilmemeleri, bilerek kullanmalarına ise ceza hukuku kapsamında “kast” olarak tanımlanmaktadır. 306 seri numaralı Vergi Usul Kanunu’na bakılabilir.
Sahte Fatura Kullanma ve Düzenleme Suçunda Yargı Süreci
Öncelikle sahte belge olarak kabul edilen faturanın kanunda öngörülen bilgileri içerip içermediği incelenir. İnceleme sonucunda sahte belge olarak kabul edilen faturanın kanunda öngörülen bilgilere sahip olmaması faturanın sahte belge olarak kabul edilmemesinin önünü açar. Bahsi geçen konunun dosyasında sahte belge olarak belirlenen faturaların aslı/onaylı aslı incelenmesi için bulunmalıdır.
Sahte belge olarak kabul edilen faturanın ilişki kurduğu tüm kişilerin ifadelerine bu süreçte başvurulur. Sahte belge olarak kabul edilen bu bahsi geçen fatura ile diğer kişilerin ilişkisi sorgulanır.
Sahte belge olarak kabul edilen faturanın oluşmasından muhatap tutulan kişinin bahsi geçen sahte belge olan adlandırılan faturanın üstünde onay amaçlı kullanılan imzanın incelenmesi de bu süreçte kişi/kişilerin itirazı üzerine gerçekleştirilir. Bu süreçte dava konusu olan sahte belge olarak kabul edilen faturanın üstünde muhatap tutulan kişinin imzası, ona ait olmadığı tespit edilirse belgeden sorumlu tutulma sürecinin düşmesinin önü açılır.
Fatura ve Belgelerde İmzanın Sorumlu Tutulan Kişi/Kişilere Ait Olmaması Durumu
Fatura, kayıt ya da belgelerde resmi imza yetkisi olan kişilerin suç belgesi olarak tespit edilen sahte belgelerde bulunan imzaların sorumlu tutulan kişilere ait olmaması tespit edildiğinde, faturayı kullanan kişiler tanık sıfatıyla mahkemede dinlenir, aynı şekilde bahsi geçen konunun ilgili muhasebe işlerini yürüten kişinin de tanık sıfatıyla dinlenmesi sonucunda eksik incelenmesi ve araştırılması durumunda, bozma nedeni oluşabilir.
VUK md.359/a-2 – Yanıltıcı Belge Kullanma Suçu
213 sayılı Kanunu’na göre: “Gerçek bir muamele veya duruma dayanmakla birlikte bu muamele veya durumu mahiyet veya miktar itibariyle gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belge ise, muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgedir” tanımını inceleyebiliriz.
Gelir-gider dengesinden doğacak matrahın belirlenmesi hususunda giderin yasal olmayan yollarla yüksek gösterilerek matrahın düşürülmesi, ticari süreçlerde en çok rastlanan suç işleme biçimi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yasal belgeler üzerinde farklı yansıtılan işin miktarı, cinsi, fiyatı ve zamanı gibi bilgiler üzerinde doğruyu yansıtmayan bilgilerin yazılması yanıltıcı belge suçu kapsamına giren şartlar arasında yer alan eylemlerdir.
Bahsi geçen suçların oluşması için vergi kanunlarına göre tutulması beklenen belgelerden oluşması gerekmektedir. Bu belgeler: Fatura, perakende satış vesikaları, sevk irsaliyesi, gider pusulası, müstahsil makbuzu, ücret bordrosu, serbest meslek makbuzu, günlük müşteri listesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesidir.
Bu yazı bilgilendirme amaçlı olup, hukuki tavsiye veya hukuki mütalaa niteliğinde değildir. Bir dava açmadan önce Bekenbey Legal Hukuk Bürosu avukatlarından hukuki yardım almanız hak kaybı yaşamamanız için önemli ve gereklidir
Comments